"Ahyaaaaakkkkk!!!!!!!"
Yıllardır fantastiğinden kuntastiğine, western'inden uzayına, canavarına çılgın bilim adamına, binlerce farklı düşmanla karşı karşıya gelip hepsini alt etmeyi başarmış büyük kahraman Zagor'la, maceralarının konularının çeşitliliği konusunda çok az çizgi roman rekabet edebilir.
Doğuşu ve hikayesi...
Efsanevi İtalyan çizgi roman karakteri Zagor, 1961 yılında İtalya'da Sergio Bonelli ve Galliano Ferri tarafından yaratılmıştır. Yanından ayırmadığı baltası, karakteristik çığlığı ve Çiko'su ile Zagor, A.B.D.'nin Pennyslvania eyaletinin kuzeyindeki Darkwood adlı hayali bir ormanda yaşar. Asıl adı Patrick Wilding olan Zagor, henüz küçük bir çocuk iken, ailesinin öldürülmesine şahit olmuştur. Saleman Kinsky adlı bir adamın kışkırttığı Abenaki kabilesinin saldırısından küçük Patrick nehre atlayarak kurtulur. Bir süre nehirde sürüklendikten sonra, Wandering Fitzy adındaki bir avcı tarafından farkedilerek kayığa alınır ve büyütülür. İntikam duyguları ile dolup taşan genç Zagor, Abenaki'lerin köyünü basar ve pek çok kızılderili'yi öldürür. Saleman Kinsky burada Zagor'a babasının kızılderililer'e büyük kötülükler yapmış olduğunu anlatır, Zagor bocalayınca ona saldırır. Fitzy son anda yetişerek Zagor'un ölmesini engeller ancak bu arada hem Fitzy hem Kinsky ölür.
Fitzy'nin ölümünün ardından kendilerinin hayatını kurtardığı bir cambaz topluluğu olan Sullivan'larla tanışır. Sullivan'lar Zagor'a ileride işine yarayacağı pek çok numara öğretirler. Zagor yeni öğrendikleri ile içindeki adalet duygusunu birleştirerek bundan sonra kendisini ırk ayrımı gözetmeksizin adalete adamaya karar verir. Sullivan'lardan edindiği kostümü ile şeflerin yıllık toplantısında etkileyici bir şekilde ortaya çıkar ve bu andan sonra Algonkin Kabilesi'nin dilinde "Baltalı İlah" anlamına gelen "Za-gor-te-nay" adı verilir. Zagor sergilediği birkaç numara ile Kızılderililer'i kendisinin bir yarı-tanrı olduğuna inandırır ve barışın korunması için harcadığı çabaları sonucunda Darkwood'un egemeni olup bataklıkta bir kulübe inşa ederek Çiko ile birlikte oraya yerleşir.
Zagor'un maceralarının tarzı, yukarıda da söylediğimiz gibi çok geniş bir yelpazeye yayılır. İçinde klasik western tarzındakiler olduğu gibi, fantastik, korku ve bilim kurgu tarzındakileri de görmek mümkündür. Bu şekilde Zagor sürekli okunan ve senaryo sıkıntısı çekmeyen bir yapı gösterir. Zagor ve Çiko mekan olarak da tek bir yere bağlı kalmazlar, bütün dünyayı dolaştıkları söylenebilir. Her defasında evleri Darkwood'a dönmek için büyük özlem duysalar da görev bilinci herşeyin üstündedir. Ayrıca Darkwood da kendi başına yeterince gizemli ve etkileyici bir yerdir zaten.
Zagor maceralarında ünlü kişileri de görmemiz hiç sürpriz olmaz, örneğin bir macerasında Edgar Allan Poe hükümet ajanı olarak karşımıza çıkmıştır. Peki biz yadırgamış mıyızdır, hayır.
Zagor karakterinin kökenlerini inceleyecek olursak aslında en büyük esin kaynağının Tarzan olduğunu görürüz. Zagor da tıpkı Tarzan gibi oldukça atletiktir, daldan dala atlayarak seyahat eder, hatta bazen düşmanını yakalamak için, daha hızlı gitme adına yürümeyi bırakıp ağaçların tepesine çıktığı görülür. Tip olarak ise Gary Cooper'dan esinlenildiğini söylemek mümkündür. (Hatta bazı iddialara göre Selçuk Ural'dan. : ) )
Zagor'un uzun süren yayın hayatı boyunca pek çok dostu ve düşmanı olmuştur. Bunlardan bazıları ölmüş, bazıları hayattadır. Ölenler arasında Zagor'u en çok etkileyeni Seminol'lerin reisi Manetola'dır. Beyazların kuşattığı kalede bütün ümitlerin tükendiğini görerek Zagor'u kaldırıp kale burçlarından denize atan ve hayatını kurtaran Manetola, bir kaç dakika sonra ümitsiz bir saldırı denemesinde yanındaki askerlerinin tamamı ile birlikte öldürülmüştür. Tabii bütün dostlarının hikayesi bu kadar acıklı değildir, beceriksiz dedektif Bat Batterton, define avcısı Kazmakürek Bill gibi komik dostları ve Avcı Doc, Kaptan Fishleg, Gitar Jim gibi arkadaşları da vardır. Ayrıca Çiko'nun arkadaşları Trampy, Drunky Duck'ı da unutmamak gerekir. Yeni dönemlerde edindiği dostları arasında da en önemlilerini Andrew Cain, Komançiler'in yiğit reisi Gri Kurt, rancer Adam Crane, Jacques Lassalle, Korasi olarak sayabiliriz.
Düşmanları ise en az dostları kadar etkileyicidir, çılgın bilimadamı Hellingen, Voodoo büyücüsü çekici ve gizemli Madam Laveau, Vampir Baron Rakosi, Druid Kandrax, Süper Mike ve Wendigo bunlar arasında en önde gelenleridir.
Zagor'un enteresan özelliklerinden biri de her yere yürüyerek gitmesidir. Özellikle ata binmez, at ya da at arabası, gemi gibi benzeri ulaşım araçlarını kullandıkları çok nadirdir.
Zagor ve kadınlar...
Zagor ve Çiko ormanda bir kulübede Brokeback Mountain tadında bir hayat yaşadıkları için ve hayatlarında maceradan başka bir şey olmadığı için ne yazık ki üzücü dedikoduların çıkması kaçınılmaz olmuştur. Oysa ki ne Zagor ne de Çiko'nun eğilimleri hemcinslerinedir. Özellikle Çiko neredeyse iki üç macerasında bir bir kadına aşık olmakta ya da asılmakta, etkileyici Meksika aksanı ile ona şiirler okumakta, ancak her defasında ya kadının kocası ile karşılaşmakta ya bir yanlış anlaşılma ile Çiko'nun asıldığı kız yerine çirkin biri geçmektedir, velhasıl Çiko kadınlar konusunda çok girişkendir ancak netice almakta sıkıntıları vardır.
Zagor ise tabii ki Çiko gibi zırt pırt kadınlarla görülemez, onun daha ciddi işleri vardır. Ancak elbette ki Zagor da taştan değildir, onun da bir kalbi vardır. İşte kalbini kaptırdığı kadınlardan bazıları:
Frida Lang: Avusturyalı bir aristokrat olan Frida, Zagor'la ilk karşılaşmalarında başka bir adamla nişanlıdır ve kaybolan nişanlısını aramaktadır. Olaylar gelişir, öyle ki Zagor'u evlenmeye bile ikna eder gibi olur. Ancak Zagor son anda vazgeçmiştir. Maceralarında sık sık Frida'nın adını sayıkladığına ya da rüyalarında gördüğüne şahit oluruz.
Gambit: Zagor'u etkileyen sarışın bir afet olan Gambit, erkeklerin dünyasında hayatını sürdürmeyi başarabilmiş, kurnaz, akıllı bir kumarbazdır. İlk karşılaşmalarında hile yaptığı için onu kovalayan kalabalığı Zagor dağıtmıştır. Bir nevi Jenna Jameson, bir nevi Brigitte Bardot tadında bir bayan olup, çizgi roman okuyucularını bile çeşitli fantezilere sürüklemiş bir hatun kişidir. Zagor ve Gambit Daha sonra bir kaç macerada gene bir araya gelmişlerdir.
Virginia: Kaptan Fishleg'in kızı olan Virginia, çocuk yaşta Zagor'u tanımış, zeki bir kızdır. Aralarında her zaman bir hayranlık, bir elektrik olsa da platoniklikten öteye geçememiştir. Zagor, Fishleg'in kızı bizim bacımızdır, canımızdır, namusumuzdur diyerek kızdan uzak durmuştur.
Marie Laveau: Bir Voodoo büyücüsü olan çekici ve gizemli kadın Laveau, Zagor'u prensi yapmak için olmadık entrikalara başvurmuş, hatta Zagor'u bir zombi yapmaya bile çalışmıştır. Maceranın sonunda öldü sanılan Laveau daha sonraki maceralarda karşımıza çıkmış, her çıkışında renk katmış bir kişiliktir.
Türkiye'de Zagor...
Zagor Türk çizgi roman dünyasını en çok etkileyen bir avuç çizgi romandan biridir... İtalya'da yayınlandıktan 1 yıl sonra 1962 yılında ilk kez Türkiye'ye Ceylan Yayınları tarafından yaklaşık 30 sayı yayınlanmıştır. Ceylan Yayınları'ndan sonra 1970 yılından 1994 yılına kadar ülkemizde Zagor'u en uzun süre yayınlayan yayınevini unvanına sahip Tay Yayınları tarafından yayınlanmıştır. Tay Yayınları'nın ardından yine kısa bir süre Tay Yayınları'nın devamı olan Ecem Yayınları tarafından 8 sayı çıkmıştır. 1996 yılına kadar ara verilen Zagor, 1996 yılında AD Yayıncılık tarafından orijinal kapaklarıyla birlikte yayınlanmaya başlanmış, 2000 yılında ise Aksoy Yayıncılık tarafından yayınlanmaya başlanmış 2002 yılından itibaren Lâl Kitap orjinalinden daha kaliteli olarak yayınlamaktadır. Ayrıca MaceraPerest Çizgiler tarafından düzensiz aralıklarla "Zagor Efsanevi Maceralar" adlı oldukça fazla sayfalı İtalya'da Zagor Speciale ve Maxi adı verilen iki dizi yayınlanmaktadır.